SAMSUN BOŞANMA AVUKATI
Samsun merkezli ofisimiz, özellikle aile hukuku ve boşanma davaları konularında uzmanlaşmıştır. Aile hukuku meseleleri arasında nişanın sona erdirilmesi, boşanma, velayet, nafaka, mal paylaşımı, evlat edinme, soybağı, boşanmadan doğan maddi ve manevi tazminat davaları ile aile içi şiddete bağlı ceza davaları bulunmaktadır.
Ayrıca, anlaşmalı boşanma protokolleri ve evlilik sözleşmeleri hazırlanması, yoksulluk ve iştirak nafakası davaları ile aile bireylerine ve kadınlara yönelik şiddeti önlemeye yönelik 6284 sayılı Kanun kapsamında hukuki işlemler gibi konularda da hizmet vermekteyiz. Müşterilerimizin hakları ve çıkarları bizim için ön plandadır.
Mesleki etik ve ilkelerimize uygun olarak, müvekkillerimizin hukuki ihtilaflarını güvenli, hızlı ve ekonomik bir şekilde çözmeyi ve onları zamanında ve tam olarak bilgilendirmeyi amaçlıyoruz.
BOŞANMA NEDİR?
Türk hukukunda boşanma, evlilik birliğinin yasal olarak sona ermesi ve eşlerin hukuki olarak ayrılması anlamına gelir. Boşanma, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiştir (TMK). Boşanma süreci, evlilik birliğinin devam edilemez hale gelmesi durumunda başlatılabilir. Boşanma, Türk Medeni Kanunu’nda sayılan boşanma sebeplerinden bir veya birkaçının varlığı halinde hakimin tarafların boşanmasına karar vermesi ile mümkündür. Boşanma sebebi ispatlanmış olursa, hâkim boşanmaya veya ayrılığa karar verir.
Boşanma davasının açılması için taraflardan birinin veya her iki tarafın da boşanmayı istemesi gerekmektedir. Hukuki sürecin başlaması için ise bir tarafın başvurusu yeterlidir. Bu sürecin başında boşanma davasının anlaşmalı mı yoksa çekişmeli mi olacağının belirlenmesi hususu önem arz etmektedir. Bu yazımızda anlaşmalı boşanma süreci, anlaşmalı boşanma davasında görevli ve yetkili mahkemelerinin hangileri olduğu, anlaşmalı boşanma protokolünde bulunması gereken hususları açıklayacağız.
Boşanma davası süreci taraflar açısından oldukça yıpratıcı geçebilmektedir. Bu sürecin en kolay ve açık şekilde tamamlanması için ise alanında uzman bir avukattan hukuki yardım almak büyük önem arz etmektedir. Konuya ilişkin hukuki yardım almak için hukuk büromuz ile iletişime geçebilirsiniz.
ANLAŞMALI BOŞANMA NEDİR?
Anlaşmalı boşanma sürecini kısaca tanımlayacak olursak, tarafların boşanma konusunda anlaşmaya vardığı bir boşanma türüdür. Türk hukukunda, Medeni Kanun’un ilgili hükümleri çerçevesinde boşanma süreci düzenlenir. Anlaşmalı boşanma, tarafların evlilik birliğini sonlandırmak istediklerini kabul etmeleri ve bu konuda anlaşarak mahkemeye başvurmalarıyla gerçekleşir.
Anlaşmalı boşanmada taraflar, boşanma nedenleri, mal paylaşımı, velayet hakkı ve diğer birçok konuda anlaşmış olmalıdır. Tarafların mahkemeye başvurusu sonucunda mahkemenin, tarafların anlaşmasını onaylaması halinde ve boşanma kararı verir. Bu durum, mahkemenin daha hızlı bir şekilde karar vermesine ve sürecin daha az çekişmeli olmasına olanak tanır. Ancak, anlaşmalı boşanma sürecinde de bazı hukuki prosedürlerin takip edilmesi gereklidir.
Tarafların anlaşmasının mahkeme tarafından uygun bulunması için gerekli belgelerin sunulması ve mahkeme sürecinin tamamlanması gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma süreci, tarafların uzlaşmış olmalarına rağmen hukuki bir süreç olduğu için dikkatlice yönetilmesi önemlidir.
ANLAŞMALI BOŞANMA SÜRECİNDE YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME HANGİSİDİR?
Anlaşmalı boşanma davalarında yetkili ve görevli mahkeme, Türk Medeni Kanunu’na göre belirlenir. Buna göre anlaşmalı boşanma davalarında görevli mahkeme, Aile Mahkemeleri’dir. Bazı durumlarda Aile Mahkemesi bulunmadığında bu defa Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurulması gerekir. Yetkili mahkeme ise, davanın hangi mahkemeye açılacağını belirler. Anlaşmalı boşanma davalarında yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.
TMK Madde 168 – (1) Boşanma veya ayrılık davalarında yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir. |
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ T: 28.03.2016, E: 2015/14994, K: 2016/6131 KARARINA GÖRE; “Boşanma davalarında yetkili mahkeme eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir (TMK m. 168). Türk Medeni Kanunun 168. maddesinde gösterilen yetkili mahkemelerden birini seçme hakkı davacıya tanınmıştır. Davacı bu hakkını kullanmayarak başka bir yerde boşanma davası açarsa, o zaman seçme hakkı davalıya geçer. Bu durumda davalının süresi içerisinde yetki itirazında bulunması gerekir.
Davalı kadına, dava dilekçesi 18.11.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı süresinde cevap dilekçesi sunmadığı gibi süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde de yetki itirazında bulunmamıştır (HMK m. 19/2). Boşanma davalarında yetki kesin olmayıp mahkemece kendiliğinden yetki hususunun değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu hali ile eldeki dava açısından mahkemenin yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.”
ANLAŞMALI BOŞANABİLMEK İÇİN NELER GEREKLİDİR? ANLAŞMALI BOŞANMA ŞARTLARI NELERDİR?
Anlaşmalı boşanma davasında şartların neler olduğu ve mahkemece boşanma kararının verilebilmesi için hangi koşulların arandığı Türk Medeni Kanunu madde 166/3’de anlatılmıştır.
TMK Madde 166 – (3) Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz. |
Buna göre tarafların anlaşmalı boşanabilmesi için aranan koşullar şunlardır:
- Taraflar arasındaki evlilik en az bir yıl sürmüş olmalıdır.
- Boşanmak için eşlerin birlikte mahkemeye başvurmuş olması veya eşlerden birinin boşanma talebi ile mahkemeye başvurmasının ardından diğer eşin boşanmayı kabul etmesi gerekmektedir.
- Tarafların mahkeme huzurunda bizzat boşanmak istediklerini beyan etmesi gerekmektedir.
- Tarafların ortak iradeleri ile hazırladıkları protokolün mahkemece kabul edilmesi gerekmektedir.
Bu hususların tamamlanması mahkemece tarafların protokol koşullarında boşanmalarına hükmedilmesi için yeterlidir. Bu durumda taraflarca herhangi bir boşanma sebebi sunulma zorunluluğu yoktur.
ANLAŞMALI BOŞANMA PROTOKOLÜNDE NELER OLMALIDIR?
Anlaşmalı boşanma protokolü, boşanma sürecinde tarafların birbirleriyle yaptıkları anlaşmayı belgeleyen ve mahkemeye sunulan resmi bir belgedir. Bu protokol, boşanma konusunda taraflar arasındaki uzlaşmayı, hak ve yükümlülükleri düzenler. Türk hukuk sisteminde, anlaşmalı boşanma davalarında mahkemeye sunulan bu belge, boşanma kararı için temel oluşturur.
Anlaşmalı boşanma protokolünde bulunması gerekli konular şunlardır:
- Velayet Düzenlemeleri: Eğer tarafların bu evlilik birliğinden olma reşit olmayan çocuk(lar) varsa, çocuğun velayetinin kimde kalacağı hususunu belirtmek gerekmektedir. Yine velayetin verilmediği tarafın çocuk ile ilişkileri düzenlenmelidir. Çocuk ile görüşme gün ve saatlerinin detaylı ve net bir şekilde protokolde belirtilmesi önem arz etmektedir. Bu maddede dini ve milli bayramlar, özel gün ve haftalar, ayın hangi günlerinde ve hangi saatlerinde görüşüleceğine detaylıca yer verilmelidir.
- Nafaka ile ilgili düzenlemeler: Taraflar, birbirlerinden herhangi bir nafaka beklentileri olup olmadığını protokolde belirtmek durumundadır. Bu durumda tarafların nafaka miktarında anlaşması önemlidir. Çocuk ve eş için, hangi miktarda nafaka ödeneceği protokolde yer almalıdır. Yine nafakanın ne zaman ödeneceği de bu maddede yer alması gereken önemli hususlardandır.
- Tazminat ile ilgili düzenlemeler: Tarafların birbirlerinden maddi manevi tazminat talepleri yok ise bu durum protokolde belirtilmelidir. Eğer var ise tazminat tutarı ve ödeme gününün belirtilmesi gerekmektedir.
- Mal varlığı, Kişisel eşyalar, Ziynet eşyaları ile ilgili düzenlemeler: Protokolün bu maddesinde tarafların mal varlıklarını nasıl bölüşecekleri belirlenmelidir. Yine tarafların ortak yaşadıkları konutun kimde kalacağı, tarafların ortak ve düzenli bir ödemesi var ise (kira, borç gibi) bu ödemeyi hangi tarafın yükleneceği, tarafların ortak yaşanılan konutta kalan kişisel eşyalarının akıbetinin ne olacağı var ise ziynet eşyalarının hangi tarafta kalacağı gibi konularda anlaşmaya varmaları be protokolde yer vermeleri gerekmektedir.
- Boşanma Sonrası İsim Kullanımı: Eğer taraflar, boşanma sonrasında eski isimlerini kullanmayı sürdürmekte anlaşmışlarsa, bu durum belirtilir.
ANLAŞMALI BOŞANMA PROTOKOLÜ ÖRNEĞİ
ANLAŞMALI BOŞANMA PROTOKOLÜ TARAFLAR: 1-) AA (TC:11111111111) ADRES 2-) BB (TC:22222222222) ADRES Yukarıda isimleri yazılı bulunan taraflar, hiçbir baskı altında kalmadan, kendi hür iradeleri ile boşanmaya karar vererek, boşanmanın mali sonuçlarını ve müşterek çocukların durumlarını düzenleyen ve işbu protokolü, 05/12/2023 tarihinde imzalayarak, Samsun Aile Mahkemesi’ne verdikleri anlaşmalı boşanma dilekçesine ekinde, anılan mahkemeye sunmuşlardır. PROTOKOL MADDELERİ: 1-) Yukarıda kimlik bilgileri yazılı olan biz, boşanma isteğinde bulunuyor ve aşağıdaki hususlarda anlaşarak boşanmayı kabul ediyoruz. 2-) Halen ————– adresinde kain bulunan ve boşanmadan önce son olarak birlikte oturulan konutta, eşlerden AA ————- adresinde ikamet etmeye devam edecektir. Bu konutun boşanma kesinleştikten sonrasında kirası davacı AA tarafından karşılanacaktır. Burada bulunan ev eşyalarının tamamı, ikamet etmeye devam eden AA’da kalacaktır. 3-) Eşlerden davalı BB sadece şahsi eşyalarını alarak, boşanma kararının verildiği tarihten itibaren en geç 5 gün içinde anılan konuttan ayrılacaktır. 4-) Ortak çocuk CC ’nin velayeti, eşlerden AA’da kalacaktır. 5-) Eşlerden BB, ortak çocuk CC’yi boşanma kararının kesinleşmesini izleyen ay başından geçerli olmak üzere, her ayın 4. hafta sonunda Pazar günlerinde, dini bayramlardan kurban bayramının birinci gününde yatılı olarak yanına alacaktır. Dini bayramlardan ramazan bayramında ise bayramın 2. Günü yatılı olarak kalacak şekilde davalı baba müşterek çocuğu yanına alacaktır. Yaz aylarında geçerli olmak üzere 1 hafta süre ile müşterek çocuğun davalı baba BB’nin yanında kalmasına taraflarca karar verilmiştir. Yine okul döneminin sömestr tatilinde müşterek çocuğun bir hafta süreyle davalı baba yanında kalmasına karar vermişlerdir. Ancak, ortak çocuk ile birlikte yatılı olarak geçirilecek olan süre 1 haftalık süreyi geçmeyecektir. Belirlenen günlerin dışındaki görüşme taleplerinin, velayet hakkını kullanan eşe en az bir gün önceden telefonla haber verilmesi gerekmektedir. Görüşme talepleri, mücbir sebepler haricinde, velayet hakkını kullanan eş tarafından ret edilemez. 6-) Eşlerden BB ortak çocuğun/çocukların eğitim-öğretim masrafları ve bakım giderleri için, boşanma kararının kesinleşmesini izleyen ay başından geçerli olmak üzere, her ay 4.000,00 TL’yi, velayet hakkını kullanan eş adına ayrıca açılacak banka hesabına, iştirak nafakası adı altında ve ilgili bulunduğu ayın 7’sini geçmeyecek şekilde, her ay düzenli olarak yatıracaktır. Belirlenen meblağ, her yıl, ortak çocuğun/çocukların ihtiyaçları ve nafaka yükümlüsü eşin gelir durumu göz önünde bulundurulmak kaydıyla, her yıl ÜFE –TÜFE oranında artırılacaktır. Ortak çocuğun/çocukların ihtiyaçlarında haklı veya beklenmedik nedenlerle meydana gelecek olağanüstü artış veya nafaka yükümlüsü eşin gelirinin beklenmedik ölçüde artması halleri müstesnadır. 7-) Davalı BB tarafından davacı AA’ya 100.000,00 TL maddi tazminat ödemeyi kabul edilmiştir. Boşanma davasının kesinleşmesinin ardından 90 gün içerisinde Davacı AA’nın —————- İBAN numaralı hesabına maddi tazminat açıklaması ile yatırılacaktır. 8 -) Davalı BB tarafından davacı AA’ya ait kredi ödemesinin her ayki taksitinin ödeneceği kabul edilmiştir. Davalı , bu borçtan sorumlu olmayı kabul etmiştir. 9-)Evlilik birliği kurulduktan sonra başkaca edinilen taşınmazlar, otomobiller, iki tarafında şahsi hesaplarında bulunan para, döviz, altın hesapları aynen kendi üzerlerinde kalacak olup, yine diğer her türlü kazanımlara ilişkin olarak da birbirimizden hiçbir hak ve alacak talebimiz olmadığını bu protokolle kabul ve taahhüt ederiz. 10-) Taraflar, işbu boşanma nedeniyle, birbirilerinden bu protokolde geçen maddi tazminat dışında, tazminat adı altında herhangi bir ödence talep etmemektedirler. Taraflardan her biri, avukatlık ücreti de dahil olmak üzere, kendi payına düşen yargılama giderlerinden sorumlu olacaktır. 11-) Eşlerden AA boşanmadan sonra kendi ailesinin soyadını kullanacaktır. 12-) İşbu boşanma protokolü, imza tarihi itibariyle geçerli olmak üzere Kılıçdede Mahallesi Kılıçdede Cami Sk. No:39/2 Office55 İlkadım/SAMSUN adresinde ve 05/12/2023 tarihinde düzenlenerek, taraflarca imza altına alınmıştır. |
ANLAŞMALI BOŞANMA ÜCRETİ NE KADAR?
Anlaşmalı boşanma davası adına her yıl belirlenen Yargı Harçları Tarifesinde geçerli olan başvuru ve peşin harç yatırılmalı, ayrıca mahkemenin tebligat işlemlerini içeren posta masrafları da gider avansı olarak yatırılmalıdır. Harç miktarları her yıl değişmektedir. Taraflar yargılama giderleri yani dava masraflarını kimin yükleneceği hususunu da anlaşmalı boşanma protokolünde belirleyebilmektedir. Tarafların kararı doğrultusunda mahkeme, yargılama giderlerinin kim tarafından ödeneceği yönünde kararını verecektir.
ANLAŞMALI BOŞANMA SÜRECİ NE KADAR SÜRER?
Anlaşmalı boşanma süreci, mahkemenin yoğunluğuna ve dosyanın durumuna bağlı olarak değişebilir. Ancak genellikle çekişmeli boşanma dava sürecinden daha kısa sürer. Bu süre, davanın açılmasının ardından mahkemenin belirleyeceği duruşma gününe göre değişiklik gösterecektir. Duruşma yapılmaksızın boşanma kararı verilmesi ise mümkün değildir.
ANLAŞMALI BOŞANMADA NAFAKA NASIL BELİRLENİR?
Bu süreçte nafaka miktarı genellikle tarafların anlaşmasının üzerine protokolde belirtilen miktarın mahkemece kabulü ile belirlenir. Ancak bu nafaka miktarı; tarafların iradesi dahilinde belirlenmiş ve yine tarafların ekonomik durumları göz önüne alınarak belirlenmiş olmalıdır. Nafaka belirlenirken tarafların ekonomik durumlarının yanı sıra yaşam standartları da önemli rol oynamaktadır.
ANLAŞMALI BOŞANMA KARARININ KESİNLEŞMESİ NE KADAR SÜRER?
Anlaşmalı boşanma davasının açılmasının ardından mahkemece belirlenen günde duruşma gerçekleştirilir ve boşanma kararına hükmedilir ise bu kararın taraflara tebliğinin ardından mahkemece iki haftalık itiraz süresine hükmedilir.
Taraflardan herhangi biri tebliğ edilen gerekçeli karara ilişkin iki haftalık süre içerisinde hiçbir itirazda bulunmazlarsa iki haftalık sürenin dolmasının ardından mahkemece kararın kanun yollarına götürülmediğinden kesinleşme yapılması gerekir. Boşanma kararı bu şekilde kesinleşir. Kararın kesinleşmesi ile artık hukuken geçerli, tam ve bağlayıcı bir karar söz konusudur.
ANLAŞMALI BOŞANMA PROTOKOLÜNE UYMAMANIN SONUÇLARI NELERDİR?
Eşlerden birinin boşanmanın kesinleşmesinin ardından iradesi dahilinde imza atmış olduğu ve mahkemece kabul edilmiş protokole uymaması sonucunda diğer eşin yasal hakları doğacaktır. Bu anlamda örneğin evlilik birliğinden olma ortak çocuğun teslim günlerinin yerine getirilmemesi gibi bir durumla karşı karşıya kalındığında diğer eşin çocuk teslimine muhalefet suçuna dair işlemler başlatabilme yasal hakkı doğacaktır.
Çocuğu göstermeme (teslim etmeme) suçunun cezası 6 aya kadar tazyik hapsidir. Dava sırasında çocuk teslim edildiği takdirde sanık cezalandırılmaz. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra yani kişi tazyik hapsine girdikten sonra bile mahkeme kararı gereği yerine getirilir, çocuk teslim edilirse kişi tahliye edilir. Bunun dışında protokolde belirlenen nafakanın ödenmemesi, eksik ödenmesi gibi durumlarda nafaka ödenmeyen eşin nafaka ödemeyen eş aleyhinde icra takibi başlatma hakkı doğacaktır. Bu gibi durumlar oldukça karmaşık ve yıpratıcı süreçlere yol açabilmektedir.
Yine protokole uyulmaması sonucunda karşılaşabilecek birçok dava türü daha vardır. Bunlardan diğerleri: Tapu iptal ve tescil davası, Alacağın tespiti davası, Zararın tazmini için tazminat davası, Menfi tespit davası , Boşanma protokolünün yerine getirilmesi için eda davalarıdır. Bu uyuşmazlıklar nedeni ile BİLGİÇ&YALÇIN HUKUK VE DANIŞMANLIK BÜROSU olarak uzman kadromuz, bu sorunlar ile karşılaşan müvekkillerimize hukuki destek ve danışmanlık sağlamaktadır.
ANLAŞMALI BOŞANMA SONRASI KİMLİK VE SOYİSİM NE ZAMAN DEĞİŞİR?
Anlaşmalı boşanma sonrasında soy ad ve kimlik değişiminin gerçekleştirilebilmesi için öncelikle kararın kesinleşmiş olması gerekmektedir. Kesinleşme şerhli kararın ardından ilgililere bildirimlerin yapılmasının ardından nüfus kayıtlarında gerekli düzenlemeler yapılabilecek ve taraflara yeni kimlikleri teslim edilebilecektir.
ANLAŞMALI BOŞANMANIN ARDINDAN TEKRAR EVLENEBİLİR MİYİM?
Anlaşmalı boşanma davasının kesinleşmesinin ardından her iki eş de resmi olarak evli sayılmayacaktır. Bu durumda kural olarak yeniden evlenmelerinin önünde herhangi bir engel yoktur. Dolayısıyla erkekler boşanmanın kesinleşmesinin ardından evlenebileceklerdir. Ancak kadınlar için durum böyle değildir. Hukukumuz Türk Medeni Kanunu 132. Maddesinde “iddet müddeti” veya “kadın için bekleme süresi” denen düzenlemeyi getirmiştir.
TMK Madde – 132 : Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün geçmedikçe evlenemez. Doğurmakla süre biter. Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hâllerinde mahkeme bu süreyi kaldırır. |
Bu düzenlemenin amacı ise temel sebebi kadının gebe kalma riski taşıyor olması ve bu süre boyunca babanın belirli olması için kadının ve çocuğun korunmasıdır. Özetle olası bir soy bağı karışıklığının önüne geçebilmek amacıyla böyle bir düzenleme yapılmıştır. Kadının bekleme süresi, doğumla kendiliğinden sona erecektir.
Bunun dışında kadının gebe olmadığının anlaşılması ile de bu süre sona erebilecektir. Kadının gebe olmadığını deliller ile ( sağlık raporları gibi) mahkemeye ispatı ile bu bekleme süresi ortadan kaldırılabilmektedir. Bu sürenin kalkması veya dolması ile kadın da artık evlenebilecektir.
ANLAŞMALI BOŞANDIĞIM EŞİMLE TEKRAR EVLENEBİLİR MİYİM?
Anlaşmalı boşanılan eş ile tekrar evlenmenin önünde herhangi bir hukuki engel bulunmamaktadır. Bu durumda TMK Madde 132’ye göre boşanılan eş ile tekrar evlenilecek ise iddet müddeti yani kadının bekleme süresi de ortadan kalkacaktır.
SAMSUN BOŞANMA AVUKATININ NOTU:
Hukuki her konuda olduğu gibi anlaşmalı boşanma davaları da her olaya göre değişiklik gösterebilmektedir. Kendi içinde zor ve karmaşık bir süreçtir ve taraflar açısından oldukça yıpratıcı hale gelebilmektedir.
Yine protokolün hazırlanmasında detaylı ve teknik bir çalışma gerekmektedir. Zira bu protokol taraflar açısından uzun süreler bağlayıcı olacaktır. Tüm bu sebeplerle boşanma sürecinde olan ve anlaşmalı boşanma davası açmaya hazırlanan müvekkillerimizin hukuki danışmanlık ve destek alması oldukça önem arz etmektedir.
BİLGİÇ&YALÇIN HUKUK BÜROSU olarak bizler Samsun Boşanma Avukatı olma konusunda uzmanlaşmış kadromuzla yardıma hazırız. Müvekkillerimiz için zorlu ve yıpratıcı olduğunu bildiğimiz bu süreci onlar adına kolaylaştırıyor, haklarını gözetiyor ve hukuki süreci yakından takip ediyoruz.